Çiçeközü Köyü Dernek Başkanı Fikret KİRİŞÇİ ve Bursa’da bulunan Yenişehirli derneklerin yöneticileri, Bitlis’in Tatvan ilçesinden Yenişehir’e atanan Kaymakam Süleyman YILMAZ’a Hoşgeldin ziyaretinde bulundular,
Son derece sıcak geçen ziyarette tüm başkan ve yöneticiler kendilerini tanıtarak Yenişehir’e hizmette her zaman göreve hazır olduklarını belirttiler.
Kaymakam Yılmaz, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ‘’Dernekleşmek son derece önemlidir. Bursa, yakın olmasına rağmen, dernekleşmeniz mutluluk verici. Bundan sonra birlikte çalışacağız. İnanıyorum ki hepinizin Yenişehir ile ilgili, köylerinizle ilgili, güzel düşünceleriniz vardır. Bunları hayata geçirmek için el ele çalışacağız. Sizlerden tek ricam, köy muhtarlarınızla tezat düşmeyin. Muhtarlarla birlikte hareket ederseniz daha verimli olursunuz’ diye konuştu.
Kaymakamların ilk görevinin, bulundukları yerin huzurunu sağlamak olduğunu belirten Yılmaz, ‘Yenişehir huzurlu bir ilçe. Huzurun olduğu yerde her türlü hizmeti yapmak kolaydır. Bize bundan sonra el birliği ile hizmet yapmak düşüyor’ dedi.
Ziyarete, Bursa Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürü ve Yenişehirliler Derneği Başkan yardımcısı Ercan Özel, Yenişehirliler Derneği Başkanı İsmail Eroğlu, Bursa Genç Yenişehirliler Platformu Başkanı Ahmet Yaşa ve Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Araz, Çiçeközü Köyü Derneği Başkanı Fikret Kirişçi, Karaamca Köyü Dernek Başkanı Tuncay Demiray, Akbıyık Köyü Dernek Başkanı Zati Ateş, Fetiye Köyü Derneği Başkan Yardımcısı Mehmet Güvenç, Burcun Köyü Derneği Başkan Yardımcısı Hayati Yel katıldı.
Kaymakamımızı Tanıyalım
Yenişehir Kaymakamı Süleyman YILMAZ
01.02.1968 tarihinde Sakarya ili Aralık köyünde doğdu. İlk, Orta ve Lise öğrenimini Sakarya Adapazarı’nda tamamladı. İstanbul Teknik Üniversitesi Turizm Bölümünde eğitim gördü, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Çalışma Ekonomisi Endüstri İlişkileri Bölümünü lisans düzeyinde, Sakarya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsünde Kamu Yönetimi Bilimleri Bölümünü Yüksek Lisans düzeyinde başarıyla bitirdi. 1994 yılında Sakarya Kaymakam adayı olarak Mülki İdare Mesleğine başladı. Sırası ile Çilimli, Şenkaya, Gölköy, Şiran, Çatalzeytin, Kaş ve Tatvan Kaymakamlığı görevlerinde bulundu. Bir yıl süreyle İngiltere’de Southampton Üniversitesi’nde Mesleki İnceleme Eğitimi yaptı. 07.08.2012 tarihinde Yenişehir’e atanan Kaymakam Süleyman Yılmaz, Biyoloji Öğretmeni Gülay Hanım ile evli olup, 2 çocuk babasıdır.
Yenişehir Çiçeközü Köyü Kültür ve Dayanışma Derneği’nin öncülüğünde ve girişimleri ile, Yenişehir Zihinsel ve Bedensel Engelliler Derneği ile ortaklaşa düzenlediği sergide, Yenişehirli bedensel engelli Yasemin Kösem yaptığı birbirinden ilginç eserleri sergiledi.
“UMUTLARINI YİTİRMESİNLER”
Kösem, 15 yıldır karakalem, pastel boya ve kanaviçe gibi işlerle uğraştığı ifade ederek, kendisine Bursa’da sergi açma fırsatını sağlayanlara teşekkür etti. Kösem, engelli vatandaşlarında sanatsal çalışmalar yapabileceğini belirterek “Yeter ki engelli arkadaşlarım hayata dair umutlarını hiç yitirmesin” dedi.
Yenişehir Zihinsel ve Bedensel Engelliler Başkanı Harun Sak, Yasemin’in daha önce Yenişehir’de sergi açtığını hatırlatarak, “Bu Yasemin’in 3. sergisi oldu. Bizde onun kadar mutluyuz. İnşallah bundan sonra da Yasemin kardeşimizin başka yerlerde de sergilerini açacağız.” şeklinde konuştu.
Yenişehir Çiçeközü Köyü Derneği ile Yenişehir Zihinsel ve Bedensel Engelliler Derneği’nin daha önce de ortak etkinlikler yaptığını dile getiren Sak, ‘Çiçeközü Köyümüzde her yıl ortaklaşa uçurtma şenlikleri yapıyoruz. YENÇİDER ile kardeş dernek sayılırız. Bursa’da sergi açma fikri de onlara aittir. Yaptıkları tüm çalışmalar için YENÇİDER Başkanı Fikret kirişçi olmak üzere tüm YENÇİDER camiasına şükranlarımı sunuyorum” dedi.
YENÇİDER Başkanı Fikret Kirişçi de, Yasemin Kösem’in Yenişehir’de açtığı sergileri gezme fırsatı olduğunu belirterek, “Bu güzel eserlerin başkaları tarafından da görülmesini arzuladık ve böyle bir teklifte bulunduk. Yenişehir Zihinsel ve Bedensel Engelliler Derneği’de bizim bu teklifimize sıcak baktı. Büyükşehir Belediyesine yaptığımız girişimler sonucu, Ördekli Kültür Merkezi Sergi Salonunu bir hafta boyunca bize tahsis ettiler. Güzel bir etkinlik oldu. Yasemin kardeşimizi de bu güzel eserlerden dolayı tebrik ediyoruz. Gördük ki insan fiziki anlamda ne kadar eksik olursa olsun. Her şeyi başarabiliyor” dedi.
Ördekli Kültür Merkezi’nde açılan sergiye AK Parti Bursa İl Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Güney, Bursa Büyükşehir Belediyesi Özel Kalem Müdürü Ercan Özel, Yenişehirliler Derneği Başkanı İsmail Eroğlu, Bursa Genç Yenişehirliler Platformu Başkanı Ahmet Yaşa, Bursa Mimar Sinan Mahallesi Muhtarı Muhsin Sak, Bursa Büyükşehir Belediyesi Kent konseyi Engelliler Meclisi Başkanı İbrahim Sönmez ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Bursa Engelliler Birliği Başkanı Ünaş Şipkan, Yönetim Kurulu Üyeleri İsmail Altın, Ayten Pozkaya Spastik Engelliler Derneği Başkanı İdris Göz, Engelli vatandaşlar ile çok sayıda konuk katıldı. Sergi 1 hafta boyunca ziyarete açık olacak.
Köyümüzde iki tane cami var. Biri köyün ortasındaki büyük cami diğeride yukarı mahallede bulunan Körağalar Camii. Körağalar camiini herkes bilir. Fakat camiyi yaptıran kişiyi pek çok köylümüz bilmez ve tanımaz. ”tc Hayat” dergisi geçenlerde bu camiyi yaptıran Körağalar sülalesinden Mustafa Zeki YILMAZ Abimiz ile bir ropörtaj gerçekleştirdi. Söyleşiyi okuyunca biz de hayretler içinde kaldık. İşte Mustafa Zeki YILMAZ abimizin sıradışı hayat hikayesi:
Körağalar Camii’nin içerisinde bulunan Kabe görüntüsündeki mihrabı
Füze denemesi… Çift devre fren sistemi patenti… Ve eğitim sevdası… Farklı bir yaşam hikayesi…
tchayat : Zeki Bey sizi tanıyabilir miyiz?
M.Zeki Yılmaz : 1932 yılı Yenişehir Çiçeközü Köyü doğumluyum. Asker emeklisiyim. 7 yaşından sonra belli bir süre halamla yaşadım. Yani beni bir süre büyütme görevini o üstlendi diyebiliriz.
tchayat : Neden askerlik mesleğine karar verdiniz?
M.Zeki Yılmaz : Halamın oğlu askerdi, ona hep imrenirdim. Ancak asıl askerliğe başlayışım tesadüfe dayalı. Halamla yaşadığım yıllarda Kütahya’da kalıyordum. Birgün arkadaşlarımla gezerken bir afiş gördüm “Uçmak istiyorsanız gelin sizi uçuralım!” gibi bir şeyler yazıyordu hatırladığım. Neden bilmiyorum ama o afiş beni çok etkilemiş ve aynı zamanda çok da heyecanlandırmıştı. Yaşam şartlarımızı da ele alınca pilotluğun benim için biçilmiş kaftan olduğunu düşündüm ve Hava Kuvvetleri’nin Eskişehir’de açmış olduğu Havacılık Okulu’na katılmaya karar verdim.
tchayat : Bu yıllarınızdan biraz bahseder misiniz?
M.Zeki Yılmaz : Eskişehir’e gittim başvuru yapmak için ama içten içe de endişelerim vardı. Bizim zamanı mızda ortaokul bitince diploma verilmezdi, mezun olunduğuna dair bir belge, işte o kadar. Diplomasız nasıl katılırım diye düşündüm durdum. Ancak bunun sorun yaratmayacağını söylediler ve kaydımı oldum. Daha sonra bazı sınavlar ve elemeler için büyük bir grupla Ankara’ya gönderil- dik. Pilot olmak isteyen 50 kişiydik ve ben ilk sıralardaydım. Üç kere elemelere girdim ve başardım, benimle beraber 28 kişi pilot olmak için eğitim alacaktık. O zamanlar iki sene okumayla pilot olunuyordu her şey bu kadar kolaydı.Okula başladıktan bir süre sonra, her ne kadar istemesem de bazı ihtiyaçlardan dolayı pilotluk eğitimi alamayacağımızı öğrendik, başka eğitimler verilecekti ve sonuçta otomakinist oldum. Otomakinistlik işin daha teknik boyutuydu, yine uçaklarla ilgilenecektim ama yerde olacaktım. Böylece pilotluk serüvenim başlamadan bitmişti.
1948’de, 16 yaşında başladığım askeri eğitimim 2 yıl sonra sona erdi ve orduya katıldım.
tchayat : Nerelerde görev yaptınız?
M.Zeki Yılmaz : Birçok yerde bulundum. Mezun olur olmaz Bursa’da görev aldım. 2 sene burada kaldıktan sonra dizel motor eğitimi almak için Ankara’ya gittim. Kurs bitince Erzincan Havaalanı’nda 1 sene kadar görev aldım. Sonra yine eğitim almak için Ankara’ya geldim. Teknik bilgi düzeyimizi geliştirmemiz gerekiyordu. Sonrasında ise, şark görevi olarak 4 sene Diyarbakır’da kaldım ve ardından Bandırma’ya geldim.
M.Zeki YILMAZ
tchayat : Bildiğimiz kadarıyla askerlik mesleğine girdikten sonra A.B.D.’de bu alanda eğitim aldınız. Bundan bahsedebilir misiniz?
M.Zeki Yılmaz : Bandırma’da gedikli çavuş olduğum yıllarda (o zamanlar astsubaylar gedikli çavuş olarak adlandırılırdı), bölük komutanımla iyi ilişkilerimiz vardı, beni severdi. Birgün kendisinin A.B.D.’de bir füze eğitimine katılacağını öğrendim. Farklı deneyimler edinmek istiyordum ve ben de gitmek istediğimi söyledim. İyiki de söylemişim çünkü bu ilgimi görüp kabul etti ve 6 ay, A.B.D.’ye gidebilmek için, lisan eğitimi aldım. Bu büyük bir imkandı, herkes gitmek istiyordu çünkü Jüpiter Füzeleri yeni çıkmıştı ve herkes bu füzeler hakkında bir şeyler öğrenmek istiyordu. Sonuç itibariyle Teksas’a gittim ve 8 aylık bir eğitim aldım.
tchayat : Türkiye’ye döndüğünüzde aldığınız bu eğitimle, ülkemizde ilk füze denemeleri yaptınız fakat bu durum çok uzun sürmedi. Bunun sebebi nedir?
M.Zeki Yılmaz : Evet, A.B.D.’den döndükten sonra ilk denemeler için İzmir Hava Kuvvetleri’nde görevlendirildim. Başta her şey çok yolunda gidiyordu. Ordu, Türkiye bu işe çok hevesliydik. Ancak A.B.D. ve Rusya’nın kendi aralarında an- laşma sağlamaları sonucu Türkiye’deki bu füze eğitim merkezi faaliyetlerini durdurmak zorunda kaldı. Daha sonra üzerinde çalıştığımız projeleri, her ne kadar denemeler iptal edilse de incelemeye devam ettim. Bir şekilde üstlerimle görüşüp onları bu çalışmalara devam etmek adına ikna ettim. Ancak ne olduysa oldu ve projeler bir şekilde ortadan kayboldu ve de birkaç başarılı füze denemesi sonrası füzelere ve projeye veda ettim.
tchayat : Emekliliğe erken karar vermenizin bu durumdan kaynaklandığı doğru mudur?
M.Zeki Yılmaz : Aslında erken emekli olmuş değilim, evet yaşım gençti ama 20 sene askeri hizmette bulundum ve 1969’da emekli oldum.
tchayat : Bu arada askerlik mesleğine devam ederken ilginç bir buluşa imza atıyorsunuz.
Otomobillerde kullanılan çift devre fren sistemini ilk sizin bulduğunuz ve patentini aldığınızı duyduk. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
M.Zeki Yılmaz : Bu otomakinistlik dönemimde farkettiğim bir durumdu. Mekanikte iyiydim, ilgiliydim ve bir şeyler üretmekten zevk alıyordum. Bu sistemi geliştirip bir işe yarar mı diye A.B.D.’ye gönderdim. Çok ilgilerini çekmişti, hemen oraya gidip bu sistemin patentini alıp, büyük otomobil fabrikalarına satmayı teklif ettiler. Fakat bazı sebeplerden ve biraz da Türkiye’den ayrılmak istemediğimden gitmedim. O zaman için gitmenin doğru olmadığını düşündüm. Sonra bu buluşum için Türkiye’de patent aldım, fakat otomobil üretimimiz yoktu ve bu yüzden pek de bir işime yaramadı. O zamanlar A.B.D.’ye gitmiş olsaydım, sanırım hem ülkemiz için hem de kendi geleceğim için çok iyi şeyler yapmış olacaktım. Kısmet değilmiş.
tchayat : Eğitime önem verdiğinizi biliyoruz. Oğlunuzu Robert Koleji gibi hatirı sayılır okullardan birine gönderdiniz ve de kendisi halen Birleşmiş Milletler’ de görev yapıyor. Torunlarınız da Amerika Birleşik Devletleri’nde Cornell ve Michigan Üniversiteleri’nde okumuş, master ve de doktora yapmışlar, Harvard gibi ünlü bir okula araştırma görevlisi olarak kabul edilmişler. Bu konu hakkında bir şeyler söylemek ister misiniz?
M.Zeki Yılmaz : Eğitim tabiki hayatlarının iyi bir şekilde devam etmesi için önemli, çocuklarımı ve torunlarımı bu konuda her zaman destekledim. Ancak torunlarımın yurtdışında eğitim almaları kendi fikir ve istekleriydi. Elbette onlarla çok gurur duyuyorum fakat, ben sanırım ülkesine fazla bağlı bir insanım. Eğitimlerini tamamlayıp dönmelerini ve ülkeleri için çalışmalarını isterim. Ama tabiki hayat onların hayatı ve ne seçerlerse onların arkasında olmaya devam edeceğim.
tchayat : Siz ticaretle uğraşıp şehir hayatı yaşıyor iken, birden bire her şeyi bırakıp köyünüze dönerek mütevazi bir hayata başladınız. Neden böyle bir seçim yaptınız?
M.Zeki Yılmaz : Köy yaşamını seçtim çünkü, burada mutluyum, huzurluyum. Daha fazlasına ihtiyaç duymadım hiçbir zaman. Hayat önüme ne getirdiyse onunla yetindim, mutlu olmaya çalıştım. Önüme geleni ya kabul ettim ya da reddettim. Yani seçimlerimi hep bu yönde yapmaya çalıştım. Emeklilikten sonra da mutluluğum buradaydı, buraya yerleştim.
tchayat : Köyünüze bir cami inşa ettirdiniz. Bununla ilgili neler söylemek istersiniz?
M.Zeki Yılmaz : Aslında bu benim eskiden beri hayalim olan bir şeydi. Ben defalarca hacca gittim. Ama 1975’te ilk gittiğimde Kabe’den çok etkilenmiştim. Gerçi her gidişinizde etkilenmeden dönmeniz mümkün değil, ama ilk gidiş en çok etkileyeniydi ve cami yaptırma isteğim biraz daha arttı. Ben de imkanlarımı bu yönde kullandım.
tchayat : M.Zeki Bey, sizinle gerçekleştirdiğimiz bu hoş sohbete minnettarız, sizi tanıdığımıza çok memnun olduk. Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?
M.Zeki Yılmaz : Sizlere çok teşekkür ederim ilginiz için, ben de sizleri tanıdığıma çok memnun oldum.
(Biz de bu güzel söyleşiyi yaparak köylülerimizle paylaşma imkanı sağlayan ”tc Hayat” dergisine teşekkür ediyoruz.)
Derneğimiz ile Yenişehir Zihinsel ve Bedensel Engelliler Derneği, birlikte resim sergisi organize ediyor. Yenişehir’in Marmaracık Köyünden bedensel engelli Yasemin KÖSEM’in eserlerinden oluşan 3. Kişisel Resim Sergisi 8 Eylül’de Ördekli Kültür Merkezi’nde ziyarete açılacak. Cumartesi günü saat 13:30 ‘da yapılacak sergi açılışının ardından bir hafta boyunca eserleri görme imkanı bulabileceğiz.Sergi açılışına gelmek ve sergiyi ücretsiz gezmek isteyen vatandaşlarımız Cumartesi 13:30 dan itibaren Ördekli Kültür Merkezine gidebilir.
Tarih : 11 Ağustos Cumartesi
Yer : Süha Tesisleri, İstanbul yolu Kimlik AVM yanı
Ücret : 20 TL
Servis : Ortabağlardan Ücretsiz
İrtibat : Ortabağlar : 05347817908 Bağlaraltı : 05342025458
Not : Katılacak arkadaşların önceden haber vermesi gerekmektedir.
Yençider Gençlik Kolları, gençler için 11 Ağustos Cumartesi günü, Yeni Yalova yolunda kimlik AVM nin yanındaki Süha Restaurant’ta gençler için iftar yemeği organize ediyor. Katılımın ücretli olduğu yemek için servis Ortabağlardan kalkacak.Yemekte ayrıca kura çekimi olacaktır.
Dernek tarafından organize edilen ve Mimar Sinan Halı saha tesislerinde 26 Ağustos tarihinde başlayıp 5 hafta boyunca oynanacak olan turnuva için Çiçeközü Koop, Başaran Timsahları, Ortabağlar Gençlik, Ortabağlar United, Bağlaraltı Genç Timsahlar ve Bağlaraltı Karaman Fırça takımları listelerini verdi. Köy takımı kooperatif sponsorluğunda forma yaptırıp ulaşım içinse köy arabası ile anlaşmış durumda ve Pazar günleri taraftarıyla birlikte maçlara gelecekler.Karaman Fırça ise Bağlaraltı takımlarından birine sponsor oldu. Listelere bakılırsa maçların çekişmeli ve zevkli geçeceği görünüyor. Köylülerimiz için beraberlik ve kaynaşma sağlayacağını düşündüğümüz turnuvanın renkli geçmesini bekliyoruz.
Ramazan ayı sebebiyle kimi anne babasına, kimisi akrabalarına, kimimizde arkadaşlarımızla iftarlarda buluşuyoruz. Ramazan ayının bereketini ve mutluluğunu iftar sofralarında paylaşıyoruz. Sofrada yemeğe uzanan ellerin çokluğu yemeklerin tadını daha da arttırıyor. Bunların en güzellerinden biri de köyümüzün güzel adetlerinden olan köy halkına toplu iftar ikramıdır. Köyün düğün salonunda gerçekleşen iftar yemeklerinde paylaşmaktaki bereketi ve güzelliği her seferinde tekrar yaşıyoruz.
Bu sebeple Perşembe günü Cemil Can’ın Cumartesi günü de Muzaffer KARAMAN’ın iftarında köyce bir arada idik. İftardan sonra köy kahvesinde güzel bi çay içip ardından geçtiğimiz günlerde ciddi bir rahatsızlık geçiren Ekrem AYDIN’ı ziyaret ettik ve geçmiş olsun dileklerinde bulunduk. Kendisini eski halinden daha iyi gördük.
SBS sınav sonuçları yayımlandı ve tercih dönemine girildi. Uzmanlar adayların 10 tercih yapacaklarını ve puanların geçen yıla göre 3-15 puan aralığında artacağını açıkladı. Adaylar 1-8 Ağustos tarihleri arasında liselerden 10 tercih yapabilecek. Tercih kılavuzunun uzun ve karışık olması ve öğrencilerin liseler konusunda yeterince bilgiye sahip olmaması sağlıklı tercih yapmayı zorlaştırmaktadır.
Bu sebeple derneğimiz geçen yıl olduğu gibi bu sene de hemşerilerimizin daha sağlıklı ve doğru tercih yapabilmesi amacıyla dernek merkezinde 1 Ağustos Çarşamba günü iftardan sonra ‘’Doğru Tercih Gelecek Kurtarır’’ isimli konferans verdi. Köyümüz öğretmenlerinden Hilmi AKTÜRK ve Tuğrul YILDIZHAN öğrenci ve velileri liseler ve tercihler konusunda bilgilendirdiler. Liseye geçen öğrencilerimiz açısından faydalı olacağını düşündüğümüz bu konferansa katılan arkadaşlara teşekkür ederiz.
Yenişehir Çiçeközü Köyü Kültür VE Dayanışma Derneği